
Alerji; vücudumuza ağız, solunum, temas ve enjeksiyon yollarıyla girerler. En sık karşılaşılan alerji ise, polenler, küf/mantar, tozlar ve hayvan alerjilerinden oluşmaktadır.
Alerjinin Nedenleri Nelerdir?

Kan ve dokuda bulunan bazı hücreler de alerjinin oluşmasında rol oynarlar. Kan hücreleri, kırmızı kan hücreleri, beyaz kan hücreleri ve trombositler olarak gruplandırılırlar. Kırmızı kan hücrelerinin görevi oksijeni vücut hücrelerine taşır, trombositlerin görevi ise pıhtılaşma mekanizmasında etkin rol oynarlar.
Alerji, diğer hastalıkların (Astım, sinüzit, orta kulak iltihabı, konjuktivit gibi) oluşumu ve görülmesi ile bağlantısı olabilir. Astımla, alerjinin oluşum mekanizmasının birbirinden farkı yoktur. Üst ve alt solunum yolu birbirinin devamı olduğundan, alerjik ve astım beraberliğini sağlamakta ve pekiştirmektedir. Araştırıldığı zaman görülecektir ki, astım hastalarında bulunan %78 nazal semptomlar, alerjik hastalarında da %38 inde ise astım görülmektedir. Burunda alerji problemini tedavi etmek; alt solunum yoluyla aşırı tepkime ve nefed darlığı şiddetini azaltabilir.
Alerjinin Tedavisi Nasıl Olmalıdır?

Alerjinin çeşitlerine göre ilaç ve aşı tedavisi uygulanmaktadır. Hasta ilk önce, alerjisine neden olan şeyleri kendisinden uzak tutması gerekir. Eğer yiyeceklerden kaynaklanıyorsa, alerjisine neden olan yiyecek çeşidi vücuda dokunduğu için bir daha asla yenmemelidir.. Eğer temizlik maddeleri sebep oluyorsa bir şekilde alternatif seçenekler bulması, ikamesini kullanması veya bir şekilde dokunmayarak ve temas etmeyerek uygulaması, kullanması gerekecektir. Böylelikle dikkat ettikten sonra tedavisi yanıt verecektir.
0 Yorumlar